28 Kasım 2008 Cuma

پادشاهي ضحاك هزار سال بود



 ضحاک پادشاهي ضحاك هزار سال بود 0 0 0 0 0 0 هنجامنا، هنگام،هم آمدن

anjoman 1 چو ضحاك شد بر جهان شهريار ـ برو ساليان انجمن شد هزار 0 0 0 0 0 0 برگشتن

gasht baz 2

سراسر زمانه بدو گشت باز ـ برآمد برين روزگار دراز 0 0 نادان

divanegan نفس، مراد

kam خردمندان

farzanegan 3 نهان گشت كردار فرزانگان ـ پراگنده شد كام ديوانگان

0 0 0 0 خرافات

jadooyi دانش

honar 4 هنر خوار شد جادويي ارجمند ـ نهان راستي آشكارا گزند 0 0 0 0 0 0 0 0 5

شده بر بدي دست ديوان دراز ـ به نيكي نرفتي سخن جز به راز 0 0 0 0 0 0 0 0 6

دو پاكيزه از خانه ي جمشيد ـ برون آوريدند لرزان چو بيد 0 0 0 0 0 0

برجسته afsar 7 كه جمشيد را هر دو دختر بدند ـ سر بانوان را چو افسر بدند 0 0 0 0 نام دختر جمشيد، مادر ايرج

Arnavaz نام دختر جمشيد

Shahrnaz 8ز پوشيده رويان يكي شهرناز ـ دگر پاك دامن بنام ارنواز 0 0 0 0 0 0 فش (وش) ما ejhdehafash 9 به ايوان ضحاك بردندشان ـ بر آن اژدهافش سپردندشان 0 0 0 0 0 0 0 0 10 بپروردشان از ره جادويي ـ بياموختشان كژي و بدخويي 0 0 0 0 0 0 0 0 11 ندانست جز كژي آموختن ـ جز از كشتن و غارت و سوختن 0 0 0 0 0 0 فرمانبردار kehtar 12 چونان بد كه هرشب دو مرد جوان ـ چه كهتر چه از تخمه ي پهلوان 0 0 0 0 0 0 آشپز khoreshgar 13 خورشگر ببردي به ايوان شاه ـ همي ساختي راه درمان شاه 0 0 0 0 0 0 خالی کردن pardakhti 14 بكشتي و مغزش بپرداختي ـ مران اژدها را خورش ساختي 0 0 0 0 0 0 نژاد gohar 15 دوپاكيزه از گوهر پادشا ـ دو مرد گرانمايه و پارسا 0 0 دور انديش pishbin يا گرمانک Garmayel يا ارمانک Armayel 16 يكي نام ارمايل پاك دين ـ دگر نام گرمايل پيش بين 0 0 0 0 0 0 0 0 17 چنان بد كه بودند روزي بهم ـ سخن رفت هر گونه از بيش و كم 0 0 0 0 0 0 درخور، سزاوار andar khor 18 ز بيدادگر شاه وز لشگرش ـ وز آن رسم هاي بد اندر خورش 0 0 0 0 0 0 آشپز khaligar 19 يكي گفت ما را به خواليگري ـ ببايد بر شاه رفت آوري 0 0 0 0 0 0 0 0 20 وز آن پس يكي چاره يي ساختن ـ ز هر گونه انديشه انداختن 0 0 0 0 0 0 0 0 21 مگر زين دوتن را كه ريزند خون ـ يكي را توان آوريدن برون 0 0 0 0 0 0 0 0 22 برفتند و خواليگري ساختند ـ خورش ها و اندازه بشناختند 0 0 0 0 0 0 آگاه bidardel 23 خورش خانه ي پادشاه جهان ـ گرفت آن دو بيدار دل در نهان 0 0 0 0 0 0 درآوردن andar avikhtan 24 چو آمد به هنگام خون ريختن ـ به شيرين روان اندر آويختن 0 0 0 0 درحال کشيدن kashan زندانبان roozbanan 25 از آن روزبانان مردم كشان ـ گرفتند دو مرد جوان را كشان 0 0 0 0 فرو andar درحال زدن zanan 26 زنان پيش خواليگران تاختند ـ ز بالا به روي اندر انداختند 0 0 0 0 0 0 0 0 27 پر از درد خواليگران را جگر ـ پر از خون دو ديده پر از كينه سر 0 0 0 0 0 0 0 0 28 همي بنگريد اين بدان آن بدين ـ ز كردار بيداد شاه زمين 0 0 0 0 0 0 پردختن، کشتن pardakhtan 29 از آن دو يكي را بپرداختند ـ جزين چاره ي نيز نشناختند 0 0 0 0 0 0 گرامی arjomand 30 برون كرد مغز سر گوسپند ـ بياميخت با مغز آن ارجمند 0 0 0 0 رازدار ser andar nahoft امان zenhar 31 يكي را به جان داد زنهار و گفت ـ نگر تا بياري سر اندر نهفت 0 0 0 0 0 0 برای bahr 32 نگر تا نباشي به آباد شهر ـ تو را از جهان دشت و كوه است بهر 0 0 0 0 0 0 0 0 33 به جاي سرش ز آن سري بي بها ـ خورش ساختند از پي اژدها 0 0 0 0 0 0 فارسی 7 bot 34 ازين گونه هر ماهيان سي جوان ـ ازيشان همي يافتندي روان 0 0 0 0 0 0 0 0 35 چو گرد آمدي مرد ازيشان دويست ـ بر آن سان كه نشناختندي كه كيست 0 0 0 0 0 0 0 0 36 خورشگر بديشان بزي چند و ميش ـ سپردي و صحرا نهادند پيش 0 0 0 0 0 0 0 0 37 كنون كرد از آن تخمه دارد نژاد ـ كه ز آباد نايد به دل برش ياد 0 0 0 0 0 0 0 0 38 پس آيين ضحاك وارورنه خوي ـ چنان بد كه چون مي بدش آرزوي 0 0 0 0 0 0 0 0 39 ز مردان جنگي يكي خواستي ـ بكشتي چو با ديو برخاستي 0 0 0 0 0 0 0 0 40 كجا نامور دختري خوبروي ـ بپرده درون بود بي گفت و گوي Fa05001ZahakP.lbi
Chapters: 01 02 03 04 05 06 07 08 09

0 yorum:

 

My Blog List

Hello

Ortaya çıkan çeteleşme eğilimlerini erkenden tespit edememe ve yeterince tavır koyamama ikinci önemli stratejik yetmezliktir. Bu rolü güvenilir arkadaşlara bırakmak dogmatizmin diğer bir sonucudur. O kadar soylu değeri çarçur ederlerken, mutlaka fark edebilmeli ve dur diyebilmeliydim. PKK'nin bütün soylu çabalarına en büyük darbeyi bu yönlü gelişmeler vurmuştur. Adeta canavarlaşmış bazı kişiliklerin inanılmaz nitelik arz etmelerinin izahı güçtür. Büyük emeklerle hazırlanan yapının bu öğelere kolay teslim olması daha da anlaşılmaz konudur. Bendeki müthiş arkadaşlık anlayışı hep en iyisini yaparlar, en dürüstüdürler, ellerinden gelmeyecek iş yoktur, çağdaş havarilerdir biçimindeki dogmatizme varan inanış bu gelişmelerde etkili olmuştur. Geç uyandık. Tam uyandığımızda veya fark ettiğimizde, stratejik olarak hem zaman hem büyük çabaların ürünü başta genç savaşçılar, halk, maddi ve manevi birçok değer kaybedilmişti.1992-1993 derslerini daha derinliğine çıkarmalıydım. Irak-Kuveyt krizi ile 1991'de ülkedeki gruplarla olmak daha doğru olacaktı. 1982'lerde yapmadığım işi, atmadığım adımı bu sefer yapma ve atma biçiminde olmalıydı. Ortadoğu çalışmalarını ikinci plana bırakmak gerekirdi. Fakat aynı yaklaşım, yoğun takviyeler altından başarıyla kalkılacağına beni inandırmıştı. Binlerce nitelikli kadro içinden mutlaka sürece cevap verenlerin çıkacağı hep beklenmişti. Fakat hareketin bağrındaki çetecilik ve sorumsuz merkezi yaklaşım tüm katkıları boşa çıkarıyordu. Tarih göz göre göre başarısızlığa götürülüyordu. Disiplin ve fedakarlıkla fazla değer kurtarılamaz, görevler başarılamazdı. 1992 sonlarındaki Osman Öcalan'ın YNK ile boyun eğmeyi andıran uzlaşması, Murat Karayılan ve Cemil Bayık'ın intiharvari çabaları tesadüfen birleşerek sürecin daha büyük kaybını önledi. Köklü ders çıkarılması gereken nokta buydu. Ülke içi ihmal edilmemekle birlikte, merkezi kadro yapısının köklü çözümüne ihtiyaç vardı. Bunu Suriye üzerinde yeni okullar açmayla telafi etme ve aşırı tekrarlama çalışmaları beni oldukça tıkadı. Çabaların anlamı pek kalmamıştı. Bizzat müdahaleyi yapmada geç kalmıştım. O kadar değer kaybından sonra yönelmeyi kendime yediremiyordum. Tıkanmayı askeri değil, siyasi yollardan açma deneyimi daha anlamlı geliyordu. Askeri yönelim toptan intihara götürebilirdi. Siyasi çalışma ise, daha potansiyelli hareketi mümkün kılabilirdi. Yapıda tekdüzelik sürdü. Aynı tarz çalışmalar KONGRA GEL dönemine kadar yansıdı. Son iç bunalımların kökeni aslında ülkeye gidiş ve orada üsleniş, çalışma tarzı ve temel taktik anlayışların bir devamından ibarettir. Özeleştiriler anlamlı yapılmamıştı. Eski kişilik ve çalışma tarzında ısrar vardı. Bu da her zaman ve her yerde anlamsız kayıplara, yerine getirilemeyen görevlere, acılara ve sonuçta tasfiyelere yol açmaktan öteye gidemezdi.İkinci yaşam dönemi devlet odaklı olduğundan, ama daha henüz yitirilmemiş komünal demokratik duruş özelliklerinden ötürü çelişkiliydi. Sonucu bu çelişkilerin boğuşması belirleyecekti. 15 Şubat 1999 aynı zamanda devlet odaklı yürüyüşe ölüm darbesi indirmişti. Eğer devlet odaklı particilik, devletçilik bir hastalıksa, o halde 15 Şubat 1999'da tüm kapitalist dünya devletlerinin bana vurduğu darbe aynı zamanda üçüncü doğuşum için bir ilaç, bir ebelik rolünü oynayacaktı.Üçüncü yaşam dönemi, eğer adına ve özüne yaşam denilebilecekse, 15 Şubat 1999'dan sonuna kadar gidilebilecek aşama olarak ayrıştırılabilir. Belirgin niteliği, genelde devlet odaklı, özelde kapitalist modern yaşamdan kopuşla başlamasıdır. Tekrar yaban yaşama koşmuyorum. On bin yıl öncesine gidecek değilim. Ama insanlığın bazı temel değerlerinin o yıllarda gizli olduğu da kesindir. Uygarlığın bin bir hile ve zorbalıkla kestiği o dönem insanlığı bilimsel teknik seviyeyle bütünleştirilmedikçe, insanın gerçek kurtuluşu, özgürlüğü mümkün olamazdı.Uygarlık ve devlet odaklı yaşamdan kopmak gerileme değildir. Tersine doğadan ölümcül kopuşa, kan ve yalana dayalı şişirilmiş iktidar kişiliğinden vazgeçme belki de en temelli sağlığa kavuşma imkanıdır. Hastalıklı toplumdan sağlıklı topluma, sıkboğaz, obez, çevreden kopmuş, bir nevi kanserleşme olan aşırı şehirleşmiş toplumdan ekolojik topluma, tepeden tırnağa otoriter ve totaliter devletli toplumdan komünal demokratik ve özgür eşit topluma doğru bir yöneliş söz konusudur. Avcı kültürüyle hayvan katliamına, uygarlığın insan katliamına, kapitalizmin doğa felaketine yol açan zincirleme halkasından kurtulma yeni bir insanlığa kapıyı aralayabilir. Hayvanlarla dost, doğayla barışmış, kadınlarla dengeli güç yapısına dayanan, barışçıl, özgür eşit, aşklı yaşam, bilim ve tekniğin gücünü savaş ve iktidarın oyuncağı olmaktan çıkarmış ahlaklı politik bir kişilik, beni, en azından ENKİDU'yu şehre ve devlete bağlıyan çekim gücü kadar çekiyor, anlamlı kılıyor. Tek kişilik tutukevinin yarattığı bir özlemden kesinlikle bahsetmiyorum. Büyük bir düşünsel, ruhsal paradigmadan bahsediyorum. Kategorik yaklaşımdan, büyük güce tapınmadan, çağın, tüm uygarlıkların kan lekeleri altında parıldayan yaldızlı yaşamlarından gerçekten hem bıktım hem nefret ediyorum.Çocukken genlerime işlemiş avcı kültüründen ötürü gözümü kırpmadan başlarını kestiğim, kopardığım, kurnazca avladığım kuşlardan, vurduğum hayvanlardan özür dilemekle başlamak istiyorum yeni yaşam dönemime. En büyük saadetin kaşaneli köşklerde değil, yeşil çevreli kulübemsi mekanda yaşandığına inanıyorum. Doğayı tüm renkleri, sesleri ve anlamları içinde dinleyerek, bütünleşerek yaşamın erdemine ulaşılacağına inanıyorum. Gerçek ilerlemenin dev kentlerden ve iktidar otoritelerinden geçmediğine, tersine bunların en büyük hastalık kaynağı olduğuna; buna karşın eski köyü de, yeni kenti de aşmış, ekolojik yerleşimi bilimin ve tekniğin en son verileri ile karşılayan bir mekansal yaşamın gerçek devrim olduğuna inanıyorum. Aradaki kocaman uygarlık yapılarının insanlığın mezarı olduğuna inanıyorum. Bir gelecek yürüyüşü olacaksa, bu gerçekler temelinde olursa anlamlı ve yürümeye değer olduğuna inanıyorum.Hiyerarşik devletçi sınıf uygarlığından kopmak en büyük özeleştiridir. Bunu başaracağıma inanıyorum. İnsanlığın çocukluğuna, emekçilerin, halkların unutturulmuş tarihine, kadınların, çocukların ve çocuk ihtiyarların ütopyalarındaki özgür eşit dünyalarına katılmayı, başarıyı orada sağlamayı daha çok istiyorum.Bunların hepsi ütopya. Ama bazen ütopyalar mezardan beter yapılar içindeki yaşamın tek kurtarıcı esinidir. Günümüzdeki mezarlardan beter yapılardan tabii ki öncelikle ütopyayla çıkış yapılacaktır. Durumum hiçbir insana benzemiyor. Benzemesini de istemiyorum. Daha iyi anladığıma, hissettiğime göre iyi yoldayım. Anlamın ve hissin yaşattığı bir insan en güçlü insandır. Büyüklere benzeme günahını bir daha işlemeyeceğim kesindir. Zaten benzemeyi ne çok istedim ne de becerdim. İnsanlığın geçmişi daha gerçektir. Ona saygılı olacağım ve yaşamı orada arayıp bulacak ve yeniden başlatacağım. Gelecek bu çabaların işleyiş halinden başka bir şey değildir.Hep kendimi mi düşünüyorum? Değil. Savunmam tüm insanlık için bir şeyler öğretebilir. Yeniden yapılanmış PKK bütün soylu arkadaşlarımı, anlam gücü ve iradesi olan yoldaşlarımı birleştirebilir. KOMA GEL tüm Kürdistan halkını ve dostlarını demokratik bir çatı olarak toparlayabilir. Yaşamımıza, ülke ve toplumumuza rasgele saldıracaklara karşı HPG iyi bir savunma savaşı verebilir; anlayışsız, zalim ve haksızdan hesap sorabilir. En soylu kadınlarımız tüm zamanların tanrıça olgunluğu, anlayışlılığı, melek saflığı ve azizeliği ve Afrodit güzelliğini kimliğinde bütünleştiren PAJK'da birleşebilir.Bu savunmayla temel insanlık anlayış ve idealimi uygarlığın son temsilcisi olarak hayli gururlu ve kendinden emin AB'nin yargı organı AİHM'e sunarken, olumlu beklentilerden ziyade, sistemin kar büyücülüğüne alet olmaktan öteye bir rol oynamayacağından ötürü üzüntülerimi belirtebilirim. Daha demokratik, özgür ve adil toplum dileklerimle saygılarımı sunarım.27 Nisan 2004Tek Kişilik Tutukevi/ Mudanya/ BursaAbdullah ÖCALAN

Mezopotamia History © 2008 Business Ads Ready is Designed by Ipiet Supported by Tadpole's Notez